İskoçya'nın gözlerden uzak Skye Adası bir zamanlar hareketli bir dinozorların gezinti alanıydı. 170 milyon yıl öncesine ait en az 131 fosilleşmiş ayak izi bu adada keşfedildi. Bu müthiş keşif, hem uzun boyunlu sauropodların hem de etçil teropodların o zamanlar ılık, subtropikal bir lagün olan sığ sularda sıçrayarak yumuşak kumlara izlerini bıraktığını ortaya koydu.
Bir Zamanlar İskoçya: Dinozorlar Diyarı
Bu fosil izleri , iki ana dinozor grubunun adanın Trotternish Yarımadası'ndaki Prens Charles'ın Noktası'nda rahatça dolaştığını ortaya koydu. Üç ayaklı izler, bölgedeki önceki fosil verilerine dayanarak, muhtemelen megalosaur türleri olan iki ayaklı etçil teropodlara işaret ediyor. Yuvarlak ve büyük ikinci bir ayak izi grubu, muhtemelen bir sauropod türü tarafından bırakılmış.
Ayak izlerinin aralıklarına bakılırsa, bu izleri bırakan dinozorlar acele etmiyor veya belirli bir yere gitmiyorlardı. İzlerin tutarlı bir yönü yok ve aralıklar dinozorların yürüme hızında hareket ettiğini gösteriyor.
170 milyon yıl öncesi Orta Jura Dönemi idi. Bu dönem; süper kıta Pangea parçalandı, Atlas Okyanusu açıldı, atmosferdeki yüksek karbondioksit, yüksek sıcaklıklar, kara yüzeyinin yükselmesi, tektonik ve volkanik hareketler gözlendi.
Bunlar fosillerin korunması için pek de uygun koşullar değil.
Ancak bu zamandan kalan fosil kanıtları, Orta Jura'nın aynı zamanda dinozor kladları arasında dramatik bir çeşitlenme dönemi olduğunu ima ediyor. Bu dönemde, cetiosaurlar ve brachiosaurlar gibi devasa sauropodlar, megalosaurlar gibi keskin dişli teropodlar ve Kretase döneminde gelişen ördek gagalı dinolar da dahil olmak üzere bazı erken ornitopodlar gibi birçok büyük dinozor grubu ortaya çıktı.
Bir zamanlar Pangaea'nın güney ucundaki sıcak sığ denizler ve tatlı su lagünlerinden oluşan Skye Adasının, bol miktarda Orta Jura yaşamına ev sahipliği yaptığı tespit edildi. Araştırmacıların belirttiğine göre, Dünya'da o zamana ait bol miktarda fosil kanıtına sahip birkaç yerden biri Skye Adası idi. Alanın sığ denizleri ve yumuşak tortularla kaplı sakin tatlı su lagünleri, fosil koruması için mükemmeldi.
Daha önceki kanıtlar, özellikle sauropodların bu bölgeyi sevdiğini gösteriyordu; ancak yeni buluntudaki çok sayıda teropod izi, bu ortamın bir zamanlar düşünülenden daha kozmopolit olduğunu gösteriyor.
