İngiltere Ulusal Kutup Araştırma Enstitüsü'ne göre, dünyanın en soğuk kıtası olan Antarktika, artık o kadar soğuk değil. İklim değişikliği Antarktika'yı da vurdu. Kıtada kışlar çok daha sıcak geçerken, bilim insanları alarm veriyor. Antarktika'dan yeni bir sıcaklık rekoru daha geldi.
Soğuğuyla Ünlü Antarktika Artık O Kadar Soğuk Değil
İngiliz Antarktika Araştırması'nda Kutup İklimi Bilimcisi olan Thomas Caton Harrison, “Buzullarla kaplı kıtada sıcaklık anomalileri alışılmadık bir durum değil, ancak "sıcak dönemin uzun ömürlü olması alışılmadık bir durum" demecini verdi.
Geçici rakamlar, Temmuz 2024'te Antarktika genelindeki ortalama yüzey sıcaklığının ay için normalin 3,1 santigrat derece üzerinde olduğunu gösteriyor.
Kara ve kara buzu üzerinden hesaplandığında, bu, 1979'dan beri Antarktika'daki en sıcak ikinci Temmuz ayı oluyor; en sıcak Temmuz 1981'deydi.
Maine Üniversitesi tarafından yayınlanan verilere göre, ortalama günlük sıcaklıklar 15 Temmuz'da -34,68 santigrat dereceden 31 Temmuz'da -28,12 santigrat dereceye kadar değişti.
7 Ağustos'ta kıtada ortalama sıcaklık -26,6 santigrat dereceydi.
Temmuz ayı ortalama sıcaklık anomalisi, Dronning Maud Toprakları'nın sınırlı kısımlarında ve doğu Weddell Denizi açıklarındaki bir bölümünde 9-10 santigrat dereceye ulaştı.
Olağanüstü Sıcak Bir Kış Bekleniyor
Harrison, bunun olağanüstü sıcak bir Antarktika kışı olacağını söyledi.
Buzullarla kaplı kıta, normalde en soğuk, en rüzgarlı ve en az nüfuslu kıtadır. Ancak küresel ısınmadan Antarktika dahi etkilendi.
Kıtadaki aşırı sıcaklık, özellikle daha fazla buz kaybının tetikleyicisi olarak yüksek riskler doğuruyor.
Nature Geoscience dergisinde Haziran ayında yayınlanan bir araştırmaya göre, bilim insanları, buz ile üzerinde bulunduğu kara parçası arasına giren ılık okyanus suyunun neden olduğu Antarktika buz tabakalarının kontrolsüz erimesine doğru yeni bir dönüm noktası keşfettiler.
İnsan kaynaklı küresel ısınma nedeniyle artan okyanus sıcaklıklarıyla birlikte Antarktika buz tabakaları eriyor, küresel deniz seviyelerinde bir artış tehdidi oluşturuyor ve kıyı topluluklarını riske atıyor.